PANORAMA ŞİRKET İFLASLARI
PANORAMA ŞİRKET İFLASLARI
Fransa’da Ekim 2016 sonu itibariyle 12 aylık dönemde şirket iflaslarının sayısı düşmeye devam etti (%- 1,0). Bu iyi haberi yılın tamamı için de teyit edebiliriz. Coface 2016 yılı için yüzde 3,8’lik bir düşüş kaydedileceğini tahmin etmektedir. Bu olumlu rakam şirketlerin zayıf büyümeye ayanabilme yeteneklerinden kaynaklanmaktadır. Kar marjlarındaki toparlanma sayesinde (finansal olmayan şirketler için 2016 yılında katma değerin yüzde 32’si olarak tahmin edilmektedir), faaliyette ikinci çeyrekten bu yana gözlemlenen benzer bir yavaşlama kaydedebilirler. 2016 yılında olduğu gibi, kısmen cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ilgili belirsizlikler sebebiyle şirket yatırımlarının 2017 yılında çok az ilerleme kaydetmesi beklenmektedir. Yatırım sermayesinin korunması en azından şirketler için kısa vadede faydalı olacaktır. Dolayısıyla 2017 yılında da iflaslardaki azalma devam edecektir (%-1,0). Sonuçlar genel olarak umut vaat edici olmakla birlikte, bazı eşitsizlikler de mevcuttur. Dört sektör özellikle bir yıl önceye göre çok daha fazla zarar ediyor: Hazır giyim, tarımsal gıda, taşımacılık ve kişisel hizmetler. Öte yandan, 2016 yılında iflaslardaki aşağı yönlü trendini teyit eden inşaat sektöründe durum daha teşvik edicidir. Bölgesel düzeyde, Ile-deFrance ulusal ortalamaya göre daha fazla iflas üretmeye devam ediyor. Bunun için birkaç açıklama öne sürülmüştür: Terör saldırılarının etkisi veya ekonomideki en fazla bu bölgeyi etkileyen “Uber’leşmenin” doğal bir sonucu (bakınız Aralık 2016 tarihli Coface panorama).
2016 yine iflasların azaldığı bir yıl olacak
Ekim 2016 itibariyle 12 aylık dönemde, 58.970 şirketin iflas ettiği açıklanmıştır (yüzde 1’lik bir düşüş); bu rakam Eylül 2012’den bu yanaki en düşük rakamdır. Nisan 2014’te en yüksek seviyeye ulaştıktan sonra, Fransa’da şirket iflasları düşmeye devam etmiştir
Ancak, 2015 yılından bu yana şirket kuruluşlarındaki güçlü artış (serbest girişimciler dışında Eylül sonu itibariyle 328.331; yani yıllık bazda yüzde 13’lük artış) kısa vadede iflaslardaki artış üzerinde negatif bir etki yaratacaktır. INSEE verilerine göre her on şirketten üçü ilk üç yıl içerisinde iflas etmektedir(1). Bu rakam krizden önce görülen rakamlar ile benzerlik göstermektedir (Ağustos 2008’de 340.686 yeni şirket kurulmuştu); öte yandan işletme stoku önemli oranda artış kaydetmiştir (2015 yılı itibariyle 4,2 milyon şirket kayıtlıdır; bu rakam 2006 yılı ile karşılaştırıldığında 700.000 daha fazladır).
Bu iflasların ekonomiye toplam maliyeti, yani ödenmemiş ticari alacakların toplamı yıllık bazda yüzde 2’lik bir artış ile 3,78 milyar €’ya ulaşmıştır. Etkilenen çalışanların sayısı da yüzde 1,4’lük bir artış ile 186.000’e ulaşmıştır
Ekim 2016’da, 4.959 şirket iflası kaydedilmiştir; bu rakam 2015 yılının aynı dönemine göre yüzde ve 3,3 daha düşüktür.
Ortalama iflas büyüklüğünde artış
2012 yılından bu yana düşmesine rağmen, tedarikçi borçlarındaki artış ile bağlantılı olarak, ciroya dayalı olarak ölçülen ortalama iflas büyüklüğü(2) Ekim 2016 sonu itibariyle bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 1,2’lik artış ile 543.000 €’ya yükselmiştir. Bu artıştan kısmen metal sektörü sorumlu görünmektedir; sektörde iflasların büyüklüğü yüzde 25 artmıştır. Yılın ilk on aylık döneminde, 11 en büyük iflastan 3’ü bu sektörde gerçeklemiştir. Bu şirketler, yani AVEYRONNAISE DE METALLURGIE, SOTRALENTZ CONSTRUCTION ve FRANCAISE DE ROUES sırasıyla 101 milyon €, 81 milyon € ve 73 milyon € ciroya sahipti. Ortalama iflas büyüklüğü açısından ikinci sıradaki sektör (bir önceki yıla göre yüzde 4,4’lük artış ile 597 milyon €) elektronik sektörü olmuştur. Yılın ilk on ayında en büyük iflasların ikisi bu sektörde gerçekleşmiştir. Söz konusu şirketler, yani ALTIS SEMICONDUCTOR ve AVENIR TELECOM sırasıyla 125 milyon € ve 88 milyon € ciroya sahipti. En büyük iflas ise online perakende şirketi (295 milyon € cirolu) Pixmania’nın iflası oldu. Aynı zamanda, iflasların ilan edildiği tarih itibariyle şirketlerin ortalama yaşı da Ekim sonu itibariyle bir önceki yıla göre 79,75 aya yükselmiştir. Bu 2011 yılından bu yana kaydedilen en yüksek düzeydir ve kar marjlarındaki toparlanma (%31,6) ve uygun finansman koşulları (iki yıldan uzun vadeye sahip bir kredinin ortalama faiz oranı 2011 yılında yüzde 3,6 iken Temmuz 2016 itibariyle yüzde 1,7)) yoluyla Fransız şirketlerin nispeten sağlamlaştığını göstermektedir.